Alanyaya gelipte görmeden giderseniz zamanla “ah keşke” diye içinize bir burukluk çökecektir. Size fosforlu mağaradan bahsederek yazıma başlamayı düşündüm.  

Tatilinizde, bölgenin neresinde olursanız olun, bir deniz mağarası özelliği taşıyan Fosforlu Mağara’nın sahip olduğu güzelliklere şahit olmalısınız. Mağara, bir deniz mağarası olduğu için içinden küçük teknelerle geçilebiliyor. 

Mağarayı geçtikten sonra kendinizi mağara ağzındaki tertemiz sulara atıp, deniz keyfini farklı bir atmosferde yaşayabilirsiniz. Fosforlu Mağara, Alanya’daki turistler tarafından sürekli ziyaret ediliyor. 

Küçük bir gezi teknesiyle hem yüzmek hem de eğlenmek ve farklı bir yer keşfetmek için Fosforlu Mağara’yı rotanıza dahil edin. Alanya için keyifli bir planlama yapmak istiyorsanız Alanyanın atıl kalmış tarihi yerlerini ziyaret etmeyi unutmayın. 

İsmi size tuhaf gelecek ama ilginç özelliklerini asırlardır koruyan bir kaleden bahsedeceğim.  

SİNEK KALESİ 

Alanya tatilinizde deniz, kum, güneş üçlemesinin içinde yer alıp, sadece serin sularda yüzüp ve incecik kumsalda güneşlenip yılınızın tüm yorgunluğunu üzerinizden atacaksınız. 

Birbirinden güzel plajları arasındaki Damlataş Plajı, Kleopatra Plajı ve Ulaş Plajı’ndan istediğinizi tercih edip gününüzü harika sularda serinleyerek geçirebilirsiniz. 

Tatilinize doğal ve tarihi güzellikleri görerek devam edip yeni yerler keşfetmeyi de sakın unutmayın.  

Syedra Antik Kenti, Yalan Dünya Mağarası bölgedeki görmeniz gereken tarihi ve doğal gezi alanları içindedir. Tabii bir de Sinek Kalesi var. Sinek Kalesi’ni yıl içerisinde birçok turist ziyaret etmektedir. Ulaş Plajı’nı geçip, sağdan Eliseki Köyü’nde olan Sinek Kalesi’ne toprak bir yoldan çıkılıyor. 

Eğer aracınızın altı alçaksa yürüyerek çıkmayı tercih edebilirsiniz. Köyün tepesinde muazzam bir şekilde duran kalenin etrafında herhangi bir arkeolojik kazı yapılmamıştır. 

Muhteşem bir manzaraya sahiptir ve Alanya bu noktadan harika görünmektedir. Yol boyunca yaşadığınız tüm yorgunluğu kalenin manzarasında bir anda üzerinizden atacaksınız. Hakkında pek bir bilgi olmayan Sinek Kalesi sizi gizemli atmosferine ilk anda hapsedecek. 

VE… GÖNÜL MAĞARASI 

Aşıklar Mağarası, Akdeniz’in yıl içinde en çok yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapan  benimde yıllardır yaşadığım Alanya ilçesinde bulunmaktadır. 

Alanya’nın değişik bir yüzünü oluşturan Aşıklar Mağarası, tarihi yarımadanın güneybatı yönünde yer almaktadır. Bu mağaraya da tıpkı Korsanlar Mağarası gibi tekneyle girilmemektedir. Ancak, bir insanın girebileceği kadar büyüklüğe sahip olan mağaranın derinliğine gidildiğinde yarımadanın diğer tarafına geçilebilmektedir. 

Mağaranın girişi ile deniz suyu arasında yaklaşık 34 metrelik bir yükseklik vardır. Cilvarda Burnu’na doğru teknenin kayalıklara yanaşmasından sonra kayalara tırmanılarak çıkılır. Alanya’daki tarihi yarımadada bulunan mağaranın iki girişi adet girişi mevcuttur. Ancak içine girebilmek için kayalara tırmanmanız gerekmektedir. 

75 metre uzunluğunda olmakla birlikte tavanı alçak olduğu için belli bölümlerinde eğilerek yürünmektedir. Eski insanlar antik dönemlerde korsanların bu mağaraya esir aldıkları kızları sakladığı söylenir. 

Başka bir rivayete göre ise Aşıklar Mağarası, kimseye görünmeden baş başa kalmak isteyenlerin uğrak yeri olmasından dolayı bu ismi almıştır. Bu mağaranın girişine tırmanarak sekiz metre olan yüksekliğinden denize atlayıp hızlı bir serinleme yaşayabilirsiniz. 

ALANYANIN İLK KURULDUĞU YER. 

Bu bölümde anlatacaklarımı Alanyanın yerli halkı dahi bilmez ve bu yazı ile öğrenecekler bu gerçeği. 

 
Hamaksia Antik Kenti, Akdeniz’in gözde tatil beldelerinden biri olan  Alanya ilçesine bağlı 6 km. kuzey batısındaki Elikesik Köyü’ndedir. Antik kent; dönemin antik Pamphylia Bölgesi sınırları içerisindedir. Hamaksia Antik Kenti bölge halkı arasında Sinekkalesi olarak da adlandırılmaktadır. Antik çağın meşhur coğrafyacısı Strabon, Hamaksia şehrinden dönemin gemi yapımında kullanılan kerestelerinin elde edildiği, özellikle sedir ağaçlarının bol olduğu bir yer olarak söz etmektedir. Kentte araştırma yapan uzmanlar bölgede Roma öncesi iskanın başladığını düşünmektedirler. Kentin en üst noktasında bulunan rektogonal, taşlarla yapılmış kule olması olası yapıda Hellenistik Dönem özellikleri göstermektedir. 

Antik kentteki en önemli kalıntılar arasında; antik çeşmeyi ile önündeki havuzu, yarım daire planlı, oturma sıraları halen görülebilen yazıtlarla donatılmış geniş bir eksedrayı, dini yapı komleksini ve nekropolü sayabiliriz. Hepsi görülmeye değer bu kalıntılar günümüze kadar gelebilmiştir. Kentte bulunan bazı yazıtlarda Hermes’in amblemi Kaduceus’un işlenmiş olması, burada Hermes’e ait bir tapınağın varlığını işaret etmektedir. 

Alanya Müzesi’nde sergilenmekte olan kabartmalı bir mezar steli ostoteklerin önemli bir bölümü Hamaksia’da ele geçirilmiştir. Kentin M.S.100-200 yılları arasında zengin olmayan küçük, Coracesium’a bağlı bir topluluk olarak yaşamını sürdürdüğü biliniyor. 

 
KORU SAHİLİ DOĞAL HAVUZLAR KOYU 
 
Alanya - Gazipaşa’nın çevresindeki tarihi ve doğal  güzellikler, uzun ve keyifli bir tatil imkânı sunar. Gazipaşa’nın sınırları içerisindeki mağalar, antik şehirler ve plajların birleşimi büyük bir huzurun yanında keyifte verir. Sizlere Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu’ndan bahsedeceğim. 

Gazipaşa’nın muhteşem köşeleri arasındaki Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu’nda ilginç oluşumlu kayalar ve birbirinden güzel havuzlarda vakit geçirmek tatilinizin en unutulmaz anlarını yaşatacak sizlere. Bu koyun tadını en iyi mayıs, haziran ve eylül aylarında çıkarırsınız. Özellikle sabah saatlerinde berraklığıyla göz doldurur.  

AKVARYUMDA YAŞAYIN 

Kendinizi bir akvaryumda hissedersiniz. Koru sahili aynı zamanda caretta carettaların yumurtalama alanı… Koydaki havuzlar çok sığ görünse de yüzdükçe derinliği hızlı bir şekilde artar. 

Gazipaşa’daki Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu, kesinlikle görmeniz gereken bir yerdir.  

ALANYA tarihi ve tabiat zenginlikleriyle anlatmakla bitmeyecek bir vatan parçamızdır. ALANYA gerçek sevenlerinin elinde olsa turizm açısından daha çok gelir getiren bir yere dönecektir.