Soykırım suçunu işleyen İsrail başta olmak üzere; suç ortaklığı yapan ve her türlü silah ve lojistik destekler veren ülkelerin sanat ve spor organizasyonlarından menedilmesini talep ediyoruz..
Merkezi Gebze’de bulunan ve genel başkanı olduğum Dünya Sanatçılar Derneği olarak, Filistin halkının maruz kaldığı benzersiz katliam ve soykırıma, ayrıca Gazze’nin adeta dev projelerini uygulamak için, bir emlak alanı gibi görülerek işgal edilmeye başlanmasına karşı sessiz kalan dünyaya ve özellikle de duyarlılık göstermesi gereken sanat camiasına hitaben bir mektup kaleme aldık. Bu mektubu ilk kez SON ALANYA okurlarıyla paylaşıyoruz.
“Dünya Sanatçılar Derneği’nden Dünyanın vicdanına Açık Mektup
Sanat Dünyasına ve Uluslararası Kültür Kurumlarına…
Bizler, Dünya Sanatçılar Derneği üyeleri olarak Gazze’de ve Filistin’in diğer bölgelerinde iki yıldan beri sistematik olarak sivillere yönelik sürdürülen yıkım, zorla yerinden etme, bombardıman ve kitlesel hak ihlallerini derin bir üzüntü ve öfkeyle izliyoruz. Uluslararası Adalet Divan'nın kararıyla soykırım yapıldığına hükmedilen bu eylemler, “Temel insan haklarının ve uluslararası hukukun açıkça ihlâlidir” anlamına gelmektedir.
Sanat, tarihin en zor dönemlerinde bile insan onurunu, adaleti ve barışı savunmanın dili ve aracı olmuştur. Bugün, dünyanın dört bir yanındaki sanatçılar, kültür insanları ve kurumlar insanlığın bu temel değerlerini korumakla yükümlüdür. Ne var ki, pek çok sanat ve kültür çevresinin halen yaşanmakta olan bu açık insanlık dramı karşısındaki sessizliği, bizi derin bir hayal kırıklığına uğratmaktadır.
Bu sebeple çağrımız nettir. Soykırım suçu işleyen İsrail başta olmak üzere; suç ortaklığı yapan ve her türlü silah ve lojistik destekleri veren ülkelerin sanat ve spor organizasyonlarından menedilmesi gerekmektedir.
Bu ülkelerin, Eurovision Şarkı Yarışması ve diğer uluslararası kültür-sanat etkinliklerinden men edilmesini talep ediyoruz.
Aynı şekilde, Futbol Dünya Kupası ve uluslararası spor organizasyonlarında da İsrail’in ve suç ortaklarının temsil edilmemesi için çağrı yapıyoruz.
Bu tür platformlar, uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı eylemlerde bulunan devletlerin propaganda aracına dönüştürülmemelidir.
İsrail'in ve ona destek veren ülkelerin mallarının ve markalarının boykot edilmesi için sanatçılara, kültür kurumlarına ve tüketicilere çağrıda bulunuyoruz.
Bu boykot çağrısı, şiddetin son bulması ve uluslararası hukukun işletilmesi için barışçıl bir baskı aracı amacı taşımaktadır.
Sanat dünyasının en etkili ve aktif bir şekilde tavır alması, sanat kurumlarının kamuya açık bildirilerle vahşet boyutunu aşan bu ihlâlleri kınaması,Başta İsrail ve işbirlikçisi ülkelerle olan ortak başlatılan projelerin durdurulması, sponsorluklara son verilmesi, kültür ve sanat muhtevalı sergilerin iptal edilmesi,
Filistinli sanatçılarla ve kültür kurumlarıya dayanışma halinde olarak faaliyetlerine destek sağlamaya davet ediyoruz.
Sanat, sadece estetik üretim değil, aynı zamanda insanlığın vicdanın sesidir. Bu cümleden olarak, bütün dünyanın gözleri önünde işlenen bu haydutluk ve vahşet karşısında sanat dünyasının sessizliği, adaletsizliğin ve zulmün sürmesine adeta katkıda bulunmaktadır. Vahşete, yıkıma ve bunca masumun öldürülmesine sessiz kalmak tarafsızlık değildir; sessizlik zulme ortak olmaktır.
Gazze halkı ile dayanışmamızın bir nişanesi olarak ablukanın kırılması ve insani yardımların ulaştırılması için yola çıkan Küresel Sumud Filosu (Global Sumud Flotilla)’nu yürekten selâmlıyoruz. Gönüllerimiz ve dualarımız onlarla beraberdir. Allah yar ve yardımcıları olsun; yolları açık, gayretleri bereketli olsun. Bu cesur girişimin, dünyadaki vicdanlı sanatçılara ve kurumlara da ilham vermesini diliyoruz.
Biz, Dünya Sanatçılar Derneği olarak, insan hakları ihlallerine karşı tüm sanatçıları, kültür kurumlarını ve meslek örgütlerini ortak bir tavır almaya, adalet ve barış için ayağa kalkmaya çağırıyoruz.
Saygılarımızla,
Dünya Sanatçılar Derneği”

