00
Yazı Detayı
23 Eylül 2020 - Çarşamba 21:28
 
BİZ YOLCUYUZ
Musa Öğütçü
musaogutcu@gmail.com
 
 

BU DA GEÇER YA HU !

Yıllar önce Dervişin biri, uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra bir köye ulaşır. Karşısına çıkanlara, kendisine yardım edecek, yemek ve yatak verecek biri olup olmadığını sorar. 


Köylüler, kendilerinin de fakir olduklarını, evlerinin küçük olduğunu söyler ve Şakir diye birinin çiftliğini tarif edip oraya gidebileceğini söyler. Derviş yola koyulur, birkaç köylüye daha rastlar. Onların anlattıklarından, Şakir’in bölgenin en zengin kişilerinden birisi olduğunu anlar. Bölgedeki ikinci zengin ise Haddad adında bir başka çiftlik sahibidir. Derviş, Şakir’in çiftliğine varır. Çok iyi karşılanır, iyi misafir edilir, yer içer, dinlenir. Şakir de, ailesi de hem misafirperver hem de gönlü geniş insanlardır... Yola koyulma zamanı gelip Derviş, Şakir’e teşekkür ederken, “Böyle zengin olduğun için hep şükret.” der. Şakir ise şöyle cevap verir: “Hiçbir şey olduğu gibi kalmaz. Bazen görünen, gerçeğin kendisi değildir. Bu da geçer...” 

 

Derviş, Şakir’in çiftliğinden ayrıldıktan sonra bu söz üzerine uzun uzun düşünür. Birkaç yıl sonra, Derviş’in yolu yine aynı bölgeye düşer. Şakir’i hatırlar, bir uğramaya karar verir. Yolda rastladığı köylülerle sohbet ederken Şakir’den söz eder. “Haa o Şakir mi?” der köylüler, “O iyice fakirledi, şimdi Haddad’ın yanında çalışıyor.” Derviş hemen Haddad’ın çiftliğine gider, Şakir’i bulur. Eski dostu yaşlanmıştır, üzerinde eski püskü giysiler vardır. Üç yıl önceki bir sel felâketinde bütün sığırları telef olmuş, evi yıkılmıştır. Toprakları da işlenemez hale geldiği için tek çare olarak, selden hiç zarar görmemiş ve biraz daha zenginleşmiş olan Haddad’ın yanında çalışmak kalmıştır. Şakir ve ailesi üç yıldır Haddad’ın hizmetkârıdır. Şakir, bu kez Derviş’i son derece mütevazı olan evinde misafir eder. Kıt kanaat yemeğini onunla paylaşır. Derviş, vedalaşırken Şakir’e olup bitenlerden ötürü ne kadar üzgün olduğunu söyler ve Şakir’den şu cevabı alır: “Üzülme... Unutma, bu da geçer...” 

 

Derviş gezmeye devam eder ve yedi yıl sonra yolu yine o bölgeye düşer. Şaşkınlık içinde olan biteni öğrenir. Haddad birkaç yıl önce ölmüş, ailesi olmadığı için de bütün varını yoğunu en sadık hizmetkârı ve eski dostu Şakir’e bırakmıştır. Şakir, Haddad’ın konağında oturmaktadır, kocaman arazileri ve binlerce sığırı ile yine yörenin en zengin insanıdır. Derviş eski dostunu iyi gördüğü için ne kadar sevindiğini söyler ve yine aynı cevabı alır: “Bu da geçer...” 

 

Bir zaman sonra Derviş yine Şakir’i arar. Ona bir tepeyi işaret ederler. Tepede Şakir’in mezarı vardır ve taşında şu yazılıdır: “Bu da geçer.” Derviş, “Ölümün nesi geçecek?” diye düşünür ve gider. 


Ertesi yıl Şakir’in mezarını ziyaret etmek için geri döner; ama ortada ne tepe vardır ne de mezar. Büyük bir sel gelmiş, tepeyi önüne katmış, Şakir’den geriye bir iz dahi kalmamıştır... 


O aralar ülkenin sultanı, kendisi için çok değişik bir yüzük yapılmasını ister. Öyle bir yüzük ki, mutsuz olduğunda umudunu tazelesin, mutlu olduğunda ise kendisini mutluluğun tembelliğine kaptırmaması gerektiğini hatırlatsın... Hiç kimse sultanı tatmin edecek böyle bir yüzüğü yapamaz. Sultanın adamları da bilge Derviş’i bulup yardım isterler. Derviş, sultanın kuyumcusuna hitaben bir mektup yazıp verir. Kısa bir süre sonra yüzük sultana sunulur. Sultan önce bir şey anlamaz; çünkü son derece sade bir yüzüktür bu. Sonra üzerindeki yazıya gözü takılır, biraz düşünür ve yüzüne büyük bir mutluluk ışığı yayılır: “Bu da geçer” yazmaktadır yüzüğün üzerinde ...


İlk köşe yazımda bir alıntı ile kıssadan hisse bir şeylere değinmek istedim.Her makam,her mevki geçici olduğu gibi, her zorluk,her sıkıntıda geçici.Toprak altı hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayanlarla dolu. Ne sonsuz mutluluklarımız kalıyor yanımıza ,ne hiç geçmeyecek sandığımız acılar...Alanya gibi bir cennette yaşamak belki bir şans,belki Allah’ın bit lutufu lakin biz bunu nasıl bir ayrıcalık olarak görüyorsak, geçmiştekilerin bize bıraktığı güzel Alanya’dan dolayı.O zaman amacımız sadece burda yaşamak değil,Alanya için güzel şeyler yapmaya çalışmak .Her şey geçer,gün gelir bizim burdaki vademizde biter.Önemli olan güzel şeyler bırakmak ve ileride burda yaşayacak torunlarımıza dedelerimiz bize ne güzel Alanya bıraktı dedirtebilmek.Hem Alanya için hemde kendi hayatımız için,yapacağımız her şey için,alacağımız her karar için ‘’Buda Geçer’’ yazılı yüzüğü parmağımızda olmasada aklımızda takılı tutalım...

 
Etiketler: BİZ, YOLCUYUZ,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
06 Nisan 2024
Tayyip Erdoğan'ın rakibi Tayyip Erdoğan'dır
03 Nisan 2024
(Reis Güzel Tespit Yapmış)
01 Mart 2024
Fatih Erbakan'ın oy hesabı
17 Şubat 2024
Ağır Konuşma Zamanı
02 Şubat 2024
Yetki ve Sorumluluk
02 Ağustos 2023
Lütfen Doğaya Saygı Dostlar
23 Temmuz 2023
Devletçe ve milletçe, ciddi bir tasarruf seferberliği yapmalıyız.
13 Haziran 2023
YETER ARTIK !!
09 Haziran 2023
Beyaz Türkler ve "beyaz dindarlar."
08 Haziran 2023
Fetret devri, faniler ve siyaset
04 Haziran 2023
Erdoğan'ın Yeni Kabinesi
16 Nisan 2023
Eskiden " Banyo taburesine oturmadan önce su döken nesiliz biz. "
06 Ocak 2023
Suriye Düğümü Çözülüyor!
29 Aralık 2022
Bir Türlü Güven Vermeyen 6'lı Masa
28 Aralık 2022
Yükselen Güç Türkiye
23 Aralık 2022
Duyarlı Olalım
10 Aralık 2022
Bizim Zamanımızda!
01 Aralık 2022
Eğitim Şart
15 Ekim 2022
Çocukluğun yok oluşu!
25 Mayıs 2022
CHP’yi anlamaya çalışmak…
25 Nisan 2022
Erdoğan kaybeder mi?
19 Nisan 2022
HEM SAHİPSİZ HEMDE İTİBARSIZ KALMAK !..
19 Nisan 2022
ABD’nin adayı ‘İmamoğlu’
14 Şubat 2022
6+1, 50 eder mi?
30 Ocak 2022
Elektirik Çarptı neden'mi
02 Ocak 2022
Dul Anne ve Kızı
20 Aralık 2021
TÜSİAD'IN adı bundan böyle FASİAD olsun!
08 Aralık 2021
İki Yüzlü İnsanlar...!!!
29 Kasım 2021
Bekara Karı Boşamak Kolay
28 Kasım 2021
Putu faiz olanın…
16 Ekim 2021
Paylaşmak Güzeldir
03 Mayıs 2021
Geri gelmeyecek…
04 Nisan 2021
Eşim Beni Aldatıyor
03 Şubat 2021
Mesele Boğaziçi değil, hala anlamadın mı?
29 Ocak 2021
Dünya Eski Dünya, Aktörler Değişiyor
18 Aralık 2020
Size İki Yüzlü Mü! Yoksa Yüzsüz Mü! Demeliyim?
02 Aralık 2020
"Bu ölümcül virüs sınır tanımıyor, zengin-fakir, güçlü-güçsüz ayrımı yapmıyor"
12 Kasım 2020
Yeni Bir Ekonomi Yönetimi / Yeni Bir Ekonomi Anlayışı Hakim Oluyor
16 Ekim 2020
SAMİMİYETSİZ GÜLÜŞLER, SAHTE DOSTLUKLAR
10 Ekim 2020
Kur'an-ı Kerimde ''Elalem ne der'' diye bir ayet yok...!
04 Ekim 2020
O BİR DÜNYA LİDERİ
26 Eylül 2020
Gençlik ve Gelecek
16 Eylül 2020
SEVGİLİ SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZ"
Haber Yazılımı 0