Siyaset, toplumun ortak çıkarlarını belirleyen ve yöneten bir faaliyettir. Siyasetin iki boyutu vardır: biri halkın algıladığı, diğeri yöneticilerin uyguladığı.
Halk, siyasete kendini adar, inandığı değerler için mücadele eder, farklı görüşlere karşı çıkar. Bazen bu mücadele şiddete dönüşür ve kardeş kardeşi öldürür.
Bu acı olaylar, 12 Eylül öncesi Türkiye'de yaşandı. Sağcılar ve solcular arasında kanlı çatışmalar oldu. Ama bu çatışmaların arkasında başka güçler vardı. Amerika ve Rusya'nın soğuk savaşı, bizim topraklarımızda sıcak savaşa dönüştü. Birçok insan hayatını kaybetti ya da suçlu oldu.
Zaman geçti, siyaset değişti mi? Siyasetçiler değişti mi? Bir bakıyoruz, iktidar partisi ile muhalefet partisi arasında akrabalık, ortaklık, işbirliği var. Vatandaş ise hala aynı kör dövüşünün içinde.
Sen şusun, ben busun diye birbirine düşman oluyor. Oysa siyasetin amacı düzen kurmak, halkın refahını sağlamak diye anlatıldı.
Yaşadık bunları aynı silahla bir gün solcu vuruldu aynı silahla bir gün sağcı kimdi bu silahı tutan el.
İnsanlar bu davayı güderken başı çeken liderler aynı masada yemek yedi iş ortaklığı yaptı dünür oldu.
Vatandaş dava diye kendine verilen görüşü savunurken öldü öldürdü.
Olayın aslı ortaya çıktı Amerika ve Rusyanın soğuk savaşında bizim insanlarımız öldü katil oldu.
Zaman su misali geçti ne değişti siyasiler değiştimi biri Mimar biri inşaat mühendisi iktidarda olan ihaleyi aldı muhalefet taşerönlüğü.
Vatandaş değişmedi hala sen şuncu sun ben buncu yani değişen bir şey yok.
Halka ise hep aynı vaatler yapılıyor: Düzeni değiştireceğiz. Ama ne hikmetse, düzen hep değişiyor ama düzülen hiç değişmiyor. İşte siyaset nedir diye soranlara
