Tüm dünyayı hızla saran virüsün ülkemize de ulaşması nedeniyle, sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti.
Evet o günler doğanın da kendini yenilediği canlandığı günlerdi.işim gereği ben işe gidip geliyorum, fakat hergün farklı bir yol kullanıyorum ki bir ağaç, bir kuş, kedi köpek görebileyim onlarla selamlaşayım..
O gün iş dönüşü cikcillinin seyir terası tarafına tırmandım bisikletim ile..alanya,yı rahat görebileceğim bir yere oturdum...etrafımda papatyalar, gelincikler...sarı, mor, beyaz rengarenk çiçekler hafif esen rüzgar eşliğinde dans ediyordu...
arılar elini kolunu doldurmuş o çiçekten o çiçeğe..
Yüreğimde uçuşuyordu sanki kelebekler, doğa ile bütünleşmek kadar güzel bir şey yoktu...çok mutluydum çiçekler böceklerle buluşmaktan...
Şehri izledim...taş yığını şehir..sessiz çok sessiz, yukardan bakınca ürperdim.salgın hastalık vardı, insanlar taş yığınlarının içinde hapis...ölüm sarmıştı sanki her bir taraftan...
Elimi toprağa sürdüm, papatyaları sevdim, tacımı yaptım, gökyüzüne baktım..birlikte çok güzeliz.
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|